Milliyet.com.tr/ Borsa İstanbul haftanın son işlem gününde rekor kırdı. Endeks 10600 puan seviyesinin de üzerine çıktı. Daha önceden BIST 100 için ilk hedef seviye 10500 olarak gösteriliyordu. Peki borsada sert yükselişin nedeni ne? 11 bin puan seviyesi ne zaman görülür?
Konuyla ilgili merak edilenleri Ekonomist Tuğba Ekin, milliyet.com.tr’ye anlattı. Ekin konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Bankacılık öncülüğünde yükselen endekste yeni rekor geldi. Ulaştırma ve aracı kurumlarda da ciddi bir pozitif fiyatlama hakim oldu. Bankacılık ve ulaştırma BIST100 endeksinde önemli bir ağırlığı temsil ediyor.
PİYASALARIN GÖZÜ PERŞEMBE GÜNÜNE ÇEVRİLDİ!
10.500‘ün kırılması ile artık 10.700-10.730 puan aralığı takip edilebilir. Önümüzdeki hafta perşembe günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, Para Politikası Kurulu (PPK) toplanacak. Hem Merkez Bankası’ndan devam eden politikalar hem yurt dışı borsaların yükseliş etkisi ile BIST100 endeksinde kısa dönemde satışların derinleşmesi beklenmiyor.
BU AY İÇİNDE 11 BİN PUAN MÜMKÜN MÜ?
Görebilir, 11.000 seviyesi için yaklaşık yüzde 3.5 oranında bir pozitif fiyatlama gerekiyor. Bu oran çok uzak bir ihtimal değil. Gündeme düşen olumlu haber akışları 11.000 seviyesine çıkış adına destekleyici olacaktır.
YÜKSELİŞİ DESTEKLEYEN 5 SEKTÖR!
Cuma günü piyasada neredeyse negatif fiyatlanan sektör endeksi yok diyebiliriz. En çok yüzde 4.5’in üzerinde getiri ile bankalar ve ulaştırma endeksleri, yaklaşık yüzde 3.5 getiri ile sigortacılık endeksi, yüzde 3 üzeri getiri ile iletişim ve aracı kurumlar yükselişi destekleyen ilk beş sektör endeksi oldu. Tavan olan hisselerde ise savunma, turizm, otomotiv, turizm, gıda gibi birçok sektörden farklı hisse yer alıyor.
BORSA FONLARINA YATIRIM MANTIKLI MI?
Hisse senetleri ile ilgili finansal okuryazarlığı yeterli olmayan bireyler, uzmanlarca risk tercihlerine göre hisse senedi yoğun fonlara yatırım yapabilirler. Fonlara yatırım yapmak her dönemde mantıklıdır. ‘Hangi yatırım enstrümanı getiri anlamında sizi tatmin edecek ve içinde bulunan dönemde hangi yatırım araçlarını barındıran fonlar seçilecek?’ önemli olan budur. Ben kişilerin eğer bu alanda bilgisi yeterli düzeyde ise yarı yarıya ya da yüzde 60-70 bandında hisse senetlerinde al-sat işlemleri yapmalarını, kalan kısım için ise fonlar üzerinden değerlendirmelerini makul buluyorum. Eğer yatırımcı yeterli bilgi düzeyinde olmadığının bilincindeyse o zaman portföyün en az yüzde 60’ı kadarını profesyoneller tarafından belirlenen fonlarda değerlendirmeleri daha doğru olacaktır.”
Ata Yatırım Yurtiçi Piyasalar Uzman Yardımcısı Emre Özdemir ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı: “Endekste 10.500 seviyesini aştığımız haftanın son işlem gününde, yükselişe bankacılık endeksinin öncülük ettiğini görüyoruz. Endeksin ilk olarak 10.000 seviyesini aşması bir miktar zaman almıştı ve bu seviye aşıldıktan sonra da 10.500 seviyesi hedeflenirken yer yer geri çekilmeler yatırımcıları her ne kadar tedirgin etse de, kritik 10.000 seviyesinin altına sarkmanın genel itibarıyla beklenmediğini söyleyebiliriz. Öncesinde 10.500 seviyesinin üzeri hedefleniyor olsa da, hafta içinde Bank of America’nın bankacılık hisselerindeki hedef fiyat güncellemeleri yukarı yönlü ivmeyi teşvik etmiş oldu. Ayrıca son günlerde sakin seyreden diğer BIST30 endeks hisseleri de yükselişe destek oldu ve bu hisselerin önemli direnç noktalarını kırmasıyla yükselişin daha kalıcı olduğunu söylemek mümkün. Son işlem günündeki kayda değer yükselişte, banka hisseleri dışında havacılık, telekomünikasyon, gıda perakende ve holdingler göze çarptı.
BIST100’de 10.500’ün aşılmasıyla birlikte yeni hedefimiz hangi seviye olabilir diye bakacak olursak; tabii ki ilk akla gelen 11.000 olacaktır. Fakat bu seviyenin üzerini içinde bulunduğumuz Mayıs ayı içerisinde görmemiz biraz zor olabilir. Enflasyonla mücadele yöntemlerinin sonuç vermeye başlaması, önümüzdeki ay Türkiye’nin ‘gri liste’den çıkabileceği beklentisini de doğurmuş oldu. Fakat yine de belirsizlik söz konusu olduğu için bu süre zarfında 10.500-11.000 bandında fiyatlamalar beklenebilir ve bu dönemde yeni alınacak pozisyonlarda ‘seçici olmak’ önem arz ediyor.
Özellikle son dönemde hisse senedi fonlarına ilgi artıyor ve fonlar, yukarıda bahsetmiş olduğum ‘seçici olmak’ konusunda yatırımcılara yardımcı olacaktır.
Borsada bireysel olarak yatırım yapmanın yanı sıra kümülatif olarak yatırım yapmaya imkan veren yatırım fonlarının özellikle ‘hisse senedi neye göre seçilir’ veya ‘hangi dönemde, hangi sektöre yönelmek gerekir’ gibi kârımızı maksimize edebilecek veya bizi zarardan koruyabilecek bazı konularda, yıllardır sermaye piyasalarında tecrübe sahibi olan uzman fon yöneticilerinden yardım almış oluruz.
Bu noktada ‘borsada işlem yapmak için yeterince tecrübem olduğunu düşünmüyorum’ veya ‘borsada işlem yapmak için vaktim olmuyor’ gibi sorunlarla karşılaşan yatırımcılar, kendine en uygun fonu elektronik ortamda kolaylıkla seçebilir, yerinden kalkmadan yatırım yapabilir ve yatırımları onun yerine bir uzman tarafından yönetilir. ‘Portföydeki fon ağırlığı ne olmalı’ dersek de, bu sorunun cevabı tamamen yatırımcıya bağlıdır. Eğer ‘vakit ayırabilirim ve tecrübelerimi değerlendirmek istiyorum’ derseniz portföyünüzdeki fon ağırlığı daha az olabilir. Fakat ‘ben bu tür işlemlere vakit ayırmakta zorlanıyorum’ derseniz kendinize ‘fon sepeti’ oluşturarak veya güvendiğiniz tek bir fona yatırım yaparak portföyünüzün tamamını fonlardan meydana getirebilirsiniz.”