Kolpa grubunun solisti Barış Yurtçu, Milliyet Youtube kanalında yayınlanan Ünlü Sohbetlerinde konuğum oldu ve hem kariyeri hem özel hayatıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Kariyerine 2005 yılında başlamışsın. Bakıp, inanamadım nasıl 19 yıl olur diye…
Su gibi geçiyor gerçekten. Ben de en son üniversiteye geldiğimi hatırlıyorum. Üniversitenin 4. senesinde Kolpa ile başladık. O gün bugündür devam.
Sen aslında Yıldız Teknik Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği okumuşsun. Mühendislikten müziğe radikal bir değişiklik olmuş.
Mezun olamadım ama çok çalıştım. Hatta üniversitede okurken kendi okulumda Teoman ile konser vermiştik. Ama hem müzik hem okulu yürütemedim. Konserlerle çok çakışıyordu.
Müzik bir çocukluk hayali miydi?
Ben çocukluğumda kendi kendime bir şarkı çıkararak müziğe başladım. Öğretmenim gördüğünde çok şaşırmıştı. Daha nota bilmiyorsun, bu şarkıyı nasıl yaptın diye… İstanbul’a Milliyet liselerarası müzik yarışmalarına gelmiştik. Orada da derecelerimiz var. Müzik hayatım böyle başladı.
Bora Yeter ile de dostluğunuz Adana’ya uzanıyor?
Bora, Adana’da dershaneden arkadaşımdı. Sonra o İTÜ’yü ben Yıldız’ı kazanıp üniversiteye İstanbul’a geliyoruz. Bora bir gün beni aradı. ‘Bir müzik grubumuz var ama solistimiz yok. Gelir misin’ dedi. Öyle de başladık. Aslında o zamanlar müzik hiç aklımda yoktu.
Müzik kariyerinde 19 yılı geride bırakmışsın. Geriye dönüp baktığında nasıl özetlersin bu 19 yılı?
Zaten en sevdiğim ve zevk aldığım şey sahnede olmak. Bu 19 yıl bol konser, bol macera, bol seyahatle geçti.
Zorluklar ya da “pes ediyorum” dediğin anlar oldu mu hiç?
En başta çok oldu. Herkes sıcak evinde keyif yaparken biz Bora ile çalacak yer arıyorduk. O zamanlar demiştim, biz hiç rahat etmeyecek miyiz diye. Sonra albümler çıkmaya başlayınca meyvesini almaya başladık. Ama şimdi baktığımda iyi ki yapmışım diyorum.
Peki bir şarkı yaptın. O şarkıyı ilk kime dinletirsin? Kimin fikrini alırsın?
İlk Deniz’e dinletirim. Demo yaptığımda ona soruyorum. Sonra da grup arkadaşlarıma dinletiyorum. Çünkü onlar daha teknik bakıyor.
Evlilikte çiftlerin aynı meslekten olması avantaj mı dezavantaj mı?
Bence daha rahat oluyor. Çünkü oyunculukta da müzik var, müzikte de oyunculuk var. Bazen keyfinizin olmadığı durumlar olabiliyor ama bunu sahneye yansıtmamanız lazım. Bir de çalışma saatleri olarak birbirine daha iyi uyum sağlayabiliyorsun. Birbirini daha iyi anlıyorsun. Ben de ona gelen senaryoları okuyorum. İlk ben okuyorum gelen senaryoları…
Peki Deniz’e mesleğinde karışır mısın?
Sorarsa fikrimi söylerim. Ama tabi ki kendi kararı. Bunu söylerken kırmamaya da özen gösteririm. Beğenmediysem ya da heyecanlanmadıysam “ben bu işe çok yükselemedim” diyorum.
Kıskanç mısındır?
İlişkinin en başlarında çok sert ve kıskançtım. Hatta maçoydum diyebilirim. Sonra alıştım ve bu konuda kendimi geliştirmeye çalıştım. Bir de Deniz’in fanlarından çok tepki alıyordum. Onlar onu dizideki partnerleriyle yakıştırıyorlardı. Sen yakışmıyorsun deyip, fotoğraf atıyorlardı. Olmamış bir şeyi olmuş gibi gösteriyorlardı. Ama evlilik yaklaşınca istediğin sahnede oynayabilirsin dedim.
Deniz Baysal bir röportajında, “Barış’la kendimi buldum, o beni güçlendirdi ” demişti. Birbirini desteklemek çok önemli değil mi ilişkide?
Para benim için hiç önemli değildir. O yüzden zevk aldığımız ve sevdiğimiz işi yapmamız gerektiğine inanıyorum. Bu nedenle Deniz’in de her kararını destekliyorum. Barış sence bu işin üzerine gitmeliyim diyor, gitmemesini düşünsem de gitmelisin diyorum.
Sizin evdeki “teşkilat” nasıl?
Teşkilat ve diğer diziler beni çok zorladı. Çünkü Deniz karate, silah, helikopter gibi her eğitimi aldı. O yüzden evde çok dikkatli konuşuyorum.
Baba olma fikrine nasıl bakıyorsun?
Ben o sorumluluğu alabileceğimi şu an için düşünmüyorum. Deniz’in de aynı şekilde. Çünkü kariyer odaklıyız daha çok. Ama Deniz bir gün ben istiyorum derse hayır demem.
Deniz’e yazdığın şarkıları biz ne zaman dinleyeceğiz?
Düğünde söylemiştim bir tane. Ama sonra onu çıkarmadım çünkü özel kalsın istedim. 2-3 tane daha var. Onlar da gizli kalacak.
Yeni şarkınız “Ya Kal Ya Git” çıktı. Şarkının geçmişi aslında 8 yıl önceye dayanıyor. Neden bu kadar beklettiniz şarkının çıkışını?
Bazen zamanı değildir. Ama şimdi zamanı geldi diyelim. Bu şarkı da eski duygularımla yazdığım bir şarkıydı. Sonra çevremden de çok baskı gelince çıkaralım istedim.
Barış’ın gizli kalan ne kadar şarkısı var?
Çok var. Arşivde bekliyor hepsi.
Peki bundan sonrası için Kolpa’nın planlarında ne var? Ne hedefliyor?
“Bana müsaade” diye yeni bir şarkı yapmıştım. Haziran, temmuz gibi onu çıkarmayı düşünüyoruz. Bir kız arkadaşıma verdiğim şarkı var. O da yakın zamanda çıkacak. Barış’ın hem besteci kimliği var hem aranjör kimliği var. Bir de tabi Kolpa tarafı var.
Cem Karaca’nın “Bu Son Olsun” şarkısını coverlamıştınız. Yeni sürprizler var mı?
Cover yapacak şarkı kalmadı ki. Kaldıysa söyle.
Günümüz Türk Rock ve Türk Pop müziğini nasıl buluyorsun? Beğendiğin, takip ettiğin kimler var?
Jenerasyonla birlikte müzik çok değişti. Pop, arabesk Rap’e döndü. Eskiden bir şarkı yaptığımızda o şarkının tutup tutmayacağını anlardık. Mesela ‘Gurur benim neyime’ şarkısını yaptığımızda bu gol demiştik. Şimdi onu da anlayamıyorum. Zevkler çok değişti.
Eskiden grup müzisyenler de çok fazlaydı. Artık çıkmıyor. Bunu neye bağlıyorsun?
Grup olmak çok zor. 4-5 kişi aynı dili konuşmak, tartışmadan iyi anlaşabilmek pek mümkün olmuyor. Konser ve tanıtım anlamında daha hantal oluyorsun.